bugün
yenile
    1. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      biyolog ve doğa tarihçisidir. 1809-1882 yılları arasında yaşamıştır ingilizdir kendileri. evrim teorisi'nin fikir babasıdır. bütün canlıların ortak bir atadan geldiğini iddia eder.
    2. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      karl marx ile sakallılar kulübü üyesi.
    3. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      biyoloji, biyoloji tarihi, uygarlik tarihi konularinda en onemli teoriyi aciklamis kisidir. bilimin kabul ettigi bir onerme, ulkemizde ise safsata olarak gorulmekte..
    4. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- en aykırı fikirleri savunduğum zamanlarda bile, tanrı'nın varlığını inkar edecek bir ateist olmadım. --- spoiler --- --- spoiler --- eğer ki hayatımı baştan yaşayabilseydim, kendime her hafta en azından bir kez biraz şiir okuma ve biraz müzik dinleme kuralı koyardım. --- spoiler --- darwin'in 10 çocuğu vardır ve hepsi ünlü trinity college'i mezunudur.
    5. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "bilim ve sanat bir kuşun iki kanadı gibidir. bu iki kanadı kullanabilen toplumlar uçar ve özgür olurlar. uçamayanlar ise tavuk olur. tavuk toplum, önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkına bile varmaz." sözünü söylemiş kişidir.
    6. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "görmezden gelin, ses etmeyin, cevap vermeyin. sessizlik herkesi mahveder."
    7. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bugün 12 şubat kendisinin doğum günüymüş. 150 yıldır hiç istemeyeceği onca ideolojiye alet edilen iyi niyetli ama çevresi kötü insan; iyi ki doğdun! nereden bilebilirdi ki; fikirlerinin ve keşiflerinin materyalist ateizmden nietzche'nin ve adolf hitlerin ahlaki temellendirmesine kadar çok farklı ideolojilerce kullanılacağını? nasyonel sosyalizmden komünizme kadar darwinciliğin meze yapılacağını? günümüzün neo-darwinizm'ine göre yanlışlanan çeşitli saptamaları olsa bile tıp bilimi ve biyoloji bilimi adına çok ama çok büyük kapılar açmış, iyi ki doğmuş. kim ne derse desin ankebut suresi 20. ayetin gereğini dünya tarihinde en iyi yerine getiren bir kaç isimden birisiydi. son cümleye dair ayrıca (#1234521)
    8. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "bilim ve sanat bir kuşun iki kanadı gibidir. bu iki kanadı kullanabilen toplumlar uçar ve özgür olurlar. uçamayanlar ise tavuk olur. tavuk toplum, önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz."
    9. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "kitap okumuyorsa evlenme."
    10. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "yaşamak ziyafettir. bu ziyafete davetli kişiler pek çoktur ama masaya oturmayı başaranlar çok azdır."
    11. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kendisi katolik eğitimi almış bir papazdır. ya da şöyle diyeyim; papaz eğitimi almış bir insandır. hayatı boyunca hep din baskısı altında yaşamış, tüm tezlerini dini söylemleri çürütmek için harcamıştır. bunu yaparken tüm canlıların en temel yapı taşını es geçmiştir; (bkz: dayanışma) bence darwin, bal gibi biliyordu; sadece en güçlü ve uyumlu olanların hayatta kalmadığını. hatta tam tersi, sadece dayanışma içerisinde olanların neslini devam ettirdiğini. ancak dediğim gibi, dine kızgınlığı o kadar yüksek boyuttaydı ki, tüm bilimsel teorilerini-tezlerini dini söylemleri çürütmek için harcadı. bunu yaparken insanlığa atılabilecek en büyük kazığı attı ama: dayanışmanın en temel yapı taşı olduğunu es geçmek. fikirleri çağına göre cesur ve üzerinde çalışılmıştı. özellikle tüm canlı türlerinin nereden geldiği (bkz: türlerin kökeni) herkesi şaşırtmıştı ama dediğim gibi, dayanışmayı es geçti. bu yüzden kendisine kızgınım. çünkü bilim ne kadar ilerlersin ve türlerin kökeni tam manasıyla ne kadar bilinirse bilinsin, insanlık hala tek bir sineğin kanadını yapamamakta, tek bir karıncaya ise yaşam sunamamakta. işte tam bu noktada ilahi bir dokunuşa, güce sığınmakta. oysa o güç herkes ve her şey. (bkz: vahdet-i vücut) yani, hiç kimse ve hiçbir şey yoktan var olmadı -ki bu olasılık bana göre imkansız- ve yine yok olmayacak. yaşam hep bir döngü halinde. küçük bir su damlasından (bkz: sperm) var olan her canlının en nihayetinde toprağa dönüşmesi vahdet-i vücut’tan başka nedir ki? darwin, şarlatan din adamlarından intikam alacağım diye otoritelerin elini güçlendirdi ve insanın hem kendine hem de bir diğerine olan inancını kırdı. doğal seleksiyon teziyle. bu konuda kendisine kırgınım. şaka yapmıyorum. keşke daha geniş çerçeveden bakabilseydi her şeye. bunu yaparken de söylemlerinin bir gün yozlaştırılacağını hesaba katıp daha temkinli davransaydı. çünkü kendisinin söylemleri alınıp eğildi, büküldü ve bugünkü halini aldı. oysa insan fıtratına uyan ya da onunla çelişen tek bir şey dememişti darwin. her ne kadar insanlığın ezici çoğunluğu bunu anlamayacak ya da kendisi bu gayeyi gütmemiş olsa da. zira her şey ve herkes tek bir yıldız tozundan evrene yayılmış, yaşam, bir yıldız tozundan yayılan elementlerin dünyaya gelmesiyle başlamıştı. (bkz: big bang) darwin, ancak peygamberlerin eline geçebilecek bir gücü eline geçirmiş, bunu kötüye kullanmıştı. ancak böyle olmayabilir. yani, belki de darwin dayanışmayı övdü hep ama birileri o söylemleri alıp terse çevirdi. bilmiyorum. kamusal tarihe ya da bilime olan güvenim sıfır. ama isteseydi, az bir şey de olsa bunun için mücadele ederdi. biz de bugün evrim teorisi dendiğinde, "madem insan maymundan geldi, şimdiki maymunlar neden insan olmuyor?" diyen salaklarla muhatap olmazdık. aslında, darwin bilimsel bir metodla yola çıkıp en büyük sosyolojik gerçeği bulmuş olabilir. ancak araştırmalarını yaptığı coğrafya (bkz: galapagos adaları) gerçekten, en büyük türlerin sadece salt kuvvetle hayatta kalıp neslini devam ettirdiği bir yer olabilir. ki büyük bir ihtimal öyle. ama dayanışma diğer taraftaydı. darwin'in gözü önünde. kropotkin'in çalışmalarında. bakmayın siz, hala günümüzde hayvan belgesellerinin alayının avlanma ve öldürme üzerine olduğuna. insan hariç hiçbir canlı fazlası için çabalamadı ve bir diğerini öldürmedi. tam tersi, korudu. hayvanlar doğayla ve bir diğeriyle yardımlaşarak hayatta kaldı. hem de bir diğerini avlarken. insan böyle yapmadı ama. insan her şeyi sadece kendi çıkarına kullandı. fazlası için çırpındı. istifledi. yetmedi, doğayı tahrip etti. günümüzde hala devam ediyorsa bu durum, bunun en büyük nedenlerinden biri, darwin'in doğal seleksiyon hezeyanıdır. ve onun artık bir ideolojiye dönüşmesi. modern çağı darwin'in fikirleri şekillendirdi. kapitalizm, onun fikirlerinin başının altından çıktı. zira kendi doğasını ve gerçeğini bilmeyen ve hala bilemeyen yığınlar hep ezmek, güçlü olmak ve bedeli ne olursa olsun hayatta kalmak için çabaladı. tüm bunları ise bir dünya soyut kavrama ölümüne inanarak yaptı. tanrı kavramı dahil. darwin'e kızgınım. keşke az daha geniş çerçeveden baksaydı her şeye. bu arada, teorileri ispatlanmadığı halde hala bu denli savunulması din kavramının birebir aynısı. ortada bir söylem var ve bilimsel yönden asla kanıtlanamadığı halde o söylem tek hakikat. milyarlarca insan için. neyse işte. özetle, şahsi fikrim, her şey bir bütün evrende. ve o her şeyin neden ürediği ya da kim tarafından yaratıldığı, kafa yorulması gereken en son mevzulardan. çünkü dayanışmadan uzaklaştıkça herkesin sonu gelmek üzere. hayvanlar ve doğanın kendisi dahil. insan maymunla aynı soydan ya da direkt maymundan mı geldi bilinmez ancak değil maymun, en aşağılık yaşam formu olma yolunda son sürat gitmekte. ancak bu onun suçu değil. bu, bilinçli yapılan, sistematik bir etki altına alma ve yönlendirme biçimi. kendine ve bir diğerine inancının kırılıp sadece güçlünün hayatta kalabildiği gerçeğini kabul ettikten sonra diretilen. insan uyanmak zorunda. ve en yakınındakine sımsıkı destek olup onunla omuz omuza durmak.